13 Temmuz 2010 Salı

yeni çırpınış


İNCİNMEK;
Bağlıdır kaderler küçük düğümlerle küçük zaman aralıklarında. İstemeden incitmek şuç değildir aslında. Nasıl seni biri zamanında çok incittiyse sen de birini inciteceksindir mutlaka istemeyerek. O da başka birini , o da başka birini.. Bu böyle devam edecektir , dünyada incinmeyen kimse kalmayıncaya kadar.. Ruhun kırılganlığındadır incinmek , sanatın temelinde , hayatın gerçekliğindedir. O yüzden sorgulamamak gerekir , çoğu zaman da kaçmamak. Her zaman mutlaka incitecek birileri bulunacaktır etrafta , aynen incineceklerden biri de insanın kendisi olduğu gibi.. Bu yüzden seçim yapmak gereksizdir çünkü zaten ortada yapılabilecek bir seçim yoktur..
Oturup sadece 1 saat konuşmayı çOk istediğim nadir yaşamışlardan BM'ye saygıyla ondan alıntı yaparak... "Gerçek şu ki, herkes seni incitecek. Yapman gereken tek şey, acı çekmeye değer birini bulmak."

Ya incinmeyi göze aldığım çizgi yanlış bir zemine paralelse ve boş umutlarımla yükselmeye başladığını zannettiğim moralimin merkezine dik açıyla çarpacaksa. Olsun "Yay"arım gider, sorumsuzumdur, ortalama bir boğa kadar dayanma eşiğim de yüksektir başa da çıkarım, varsın gelen yine benim hatalarımdan gelsin.
Seve seve neden bu böyle, bunu neden göremiyorum, neden şunu söylemiyor, niçin susuyor, niye karşılık vermiyor (: Sorar dururum bile bile yine yeni yeniden; NiçinNedenNiye.